Hangi ameliyatın gerektiğini nasıl bilebilirim? Zamanla, yaşlanma, emzirme, gebelik ve genetik faktörler gibi birçok nedenle meme sarkması meydana gelir. Muayeneye geldiğinizde, öncelikle meme uçlarının anahtar kemiğe olan uzaklığı, göğüs çevresinin uzunluğu, omuz genişliği, boy ve kilo gibi birçok parametre bir arada değerlendirilir ve hangi ameliyatın gerektiğini belirlemek için birlikte incelenir.

Uygun hastalarda ameliyat sonrası ultrason eşliğinde interkostal blok yapılabilir. Bu blok sayesinde hastalar bu haftayı daha rahat geçirebilirler. Hastanın ameliyat sonrası 1 haftalık dönemde dinlenmesi durumunda ağrı hissetme olasılığı çok fazla olmayacaktır.

Meme büyütme ameliyatı, emzirmenizi engellemez; bu ameliyat süt kanalları veya bezlerle ilgili değildir. İmplantın yerleştirileceği bölge meme başı olarak seçilirse, meme başında %10-20 oranında his kaybı yaşamanız düşük bir olasılıktır. Bu nedenle, rutin uygulamamızda 40 yaşın altındaki tüm hastalarda tercihen meme alt kıvrımından kesiyi tercih ederiz.

Ameliyat sonrası ilk haftadan sonra yürüyüş, yoga ve bazı pilates hareketleri gibi hafif sporlara başlanabilir. İlk ayın sonunda hafif ve ağır sporlar, yüzme ve dalış gibi tüm sporlar yapılabilir. Yine 1. haftadan sonra koruyucu bir sütyenle güneşlenebilirsiniz.

Doğru değil. Bazı implantların etrafında lenfoma oluşumu gözlemlense de, bu durumun implant yapısına bağlı olduğu ortaya çıktı ve bu implantlar kullanımdan kaldırıldı.

Şu anda Mentor ve Motiva implantlarını kullanıyoruz. Her iki marka da ömür boyu garanti sunmaktadır.

Ameliyat sürecimiz nasıl işliyor?
Ameliyat öncesinde yapılan ölçümler ve çizimlere göre ameliyat, 4 başlık altında planlanır. Kesinin yapılacağı yer; meme implantının nereye yerleştirileceğine karar verilir, implant meme altından 1.5 cm’lik bir kesiden yerleştirilebileceği gibi meme başından yapılacak bir kesiden veya koltukaltından yapılacak bir kesiden de yerleştirilebilir. Kesinin yapılacağı yer belirlenirken hastanın yaşı, emzirme durumu, keloid (kötü iz) oluşma eğilimi ve sosyal yaşamı dikkate alınır.
İmplantın yerleştirileceği plan; İmplant yaklaşık olarak 2 planda yerleştirilebilir, subkas plane veya suprakas plane. Subkas plane artık dual plan 1-2-3 olarak sınıflandırılır. Hastanın göğüs dokusu kalınlığı orta ila iyi olan durumlarda suprakas plan tercih edilebilir. Ancak meme dokusu yetersiz olan durumlarda subkas (dual) plan tercih edilir. Rutin uygulamamızda, implant hatlarını daha iyi gizler ve daha doğal görünür nedeniyle genellikle subkas (dual) planı tercih ederiz.
İmplant şekli; 2 temel implant şekli bulunmaktadır, anatomik (damla) veya yuvarlak. Hastanın meme yapısı, ağırlığı, omuz genişliği, istenen meme şekli, implant seçiminde bize yol gösterecektir. Bu seçim sırasında hastalarıma şu soruları soruyorum: Eğer senin için dekolte ön planda ise, artık destekli bir sütyen kullanmak istemiyor ve sütyen kullanmadan dahi dolgunluk hissiyle dolgun göğüslere sahip olmak istiyorsan, yuvarlak bir implant seç. Eğer doğallık senin için ön plandaysa, çıplakken hafifçe sarkık ve ameliyatsız göğüslerde hayal kuruyorsan, damla implant seç.
İmplant boyutu; İmplant boyutu birçok parametre hesaplanarak hastaya anlatılabilir, bunlar ön operasyon çiziminde kaburga kafesinin boyutları, omuz genişliği, bel genişliği, boy-kilo gibi birçok faktörü içerir. Örneğin, en az 250 en fazla 350 cc implantlar yerleştirilebilir. Sonrasında, daha önce ameliyat olan hastaların sonuçlarından örnekler gösterilir ve hangi boyutun hastanın talebine daha yakın olduğu birlikte belirlenir.

Gelecekte meme implantımı değiştirmem gerekecek mi? Kapsül oluşumu nedir?
Çoğu yeni nesil implant ömür boyu dayanıklıdır, bunları değiştirmeniz gerekebilecek iki neden vardır: İlk olarak implantınızı büyütmek veya küçültmek istediğinizde, ikinci olarak da implantın etrafında kapsül oluşumu olduğunda. Kapsül oluşumu, implantı çevreleyen ve implantın şeklini bozan bir zarın oluşumu durumudur, ameliyat sonrası ortalama 5-10 yıl sonra hastaların yüz binde birinde meydana gelebilecek bir durumdur. Kapsül oluşumu nedenlerini araştıran birçok bilimsel çalışma yapılmıştır, bunlardan birkaçı pürüzlü yüzeyli implantlardır.
Seçim, ameliyat sonrası cerrahi alanında kan birikimi (hematom) ve enfeksiyon gibi durumlar sayılabilir. Böyle bir durumda implant çıkarılmalı, kapsül temizlenmeli ve yeni bir implant yerleştirilmelidir. Kapsül oluşumu çok nadir bir durumdur ve bu olasılık kapsül oluşumunu önlemek için alınan tüm önlemler alındığında neredeyse sıfıra yaklaşır.
